Kadınlarımız

Genel 19.03.2016 16:37:17 0
Kadınlarımız
Tarih: 01.01.0001 00:00
 KadınlarımızKadın olmak bu hayatta ! Kadın olmak ve en önemlisi "Anne" olmak ! Hepimizce malumdur ki ; üstesinden gelinilmesi sanılanın aksine bir bir hayli zor olan iki karakteri taşıyor , bu hayatta kadınlar. Toplumu inşaa eden iki yarımdan biri olan kadınlar ..! Aile içinde dirlik ve düzen sağlayan, nesilleri yetiştiren, bitip-tükenmek nedir bilmeyen sabrı, merhameti ve sevgisiyle hayatın angarya olmuş yorucu yükünü yüklenip, hafifletme yolunda çaba ve gayretlerini esirgemeyenin adıdır kadınlar..! Kimi zaman şahsiyetinden alı konulandır kadınlar!... Düşünüp, tahayyül edecek olursak şayet; Kadın dediğimiz kaç parçaya bölünüyor ve kaç çeşit kimliği ve görevi üstlenmek zorunda kalıyor. Gelin hep beraber sayalım bu özellikleri ve bilelim ki o hiç takdir edemediğimiz, emeklerini görmezden geldiğimiz, duygu ve düşüncelerini hiçe saydığımız, bir teşekkürü bile kendilerine çok gördüğümüz kadınlarımız aslında ne kadarda çok şey ifade ediyormuş bizler için. KADIN KİMDİR ?Her şeyden evvel bir insandır kadın; duyguları olan , düşünceleri olan , kararları, istekleri ve hayalleri olan bir insan..Sonsarında bir eştir; Sevilmeyi, sayılmayı, takdir edilmeyi bekleyen bir emanet.. bir elmanın diğer yarı bir yarısı olarak bilinmeyi arzulayandır kadın.Ve Kadın; tüm bunların da üstünde kendisine bahşedilmiş ve bununda şerefli bir konuma getirilmiş bir Annedir; Hepimizin bildiği üzere "Evladı" uğruna canını hiçe sayan , dokuz ayı ve sonrasını sıkıntılarla geçiren, yemeyen yediren, giymeyen giydiren, gecesini gündüzüne katan , evladı için gerektiği yerde ölüme dahi gidebilen kişidir kadı.. Peki sorarım.. neden bunca yükle omuzları çökmüş kadınlarımız halen horlanmakta , dışlanmakta, şiddete maruz bırakılmakta, iyilik ve güzellik adına varsa sanki elbirliği yapılmışçasına onlardan mahrum bırakılmakta ve esirgenmektedir.. anlamıyorum doğrusu bir kadın gözüyle baktığım zaman! Yeryüzünün tüm coğrafyasında genelevlere satılanların durumu, ensest ilişkilere maruz kalanların durumu , kocasından ya da evladından dayak yiyenlerin durumu , ekmek parası uğruna en zor şartlarda çalışan çalıştırılan kadınların durumu ve daha nice nice durumlar... Tüm sorunların odak noktası elbette ki " Kurʹan bilinci ve ahlakıyla " yoğrulmayışımızdır toplum olarak. Fıtratlarımızın dışına çıkılmadan nasıl; müʹmin anne, eş kardeş, yenge, hala , teyze, gelin.. gibi oluruz deyip bürünülen birçok kimlikle ilim yolunda gitmeyişimizdir.. İlk müslüman ve şehit olan Hz. Sümeyye annemizi, iffet ve namus timsali Hz. Meryemʹi , Peygamberimizi (s.a.v) en güzel şekliyle bizlere tanıtan Hz Aişeʹyi, ticaret ve sevgi kadını Hz. Haticeʹyi, Firavun gibi zalime eş olan Asiyeʹyi , Peygarimizin annesi yerine koyduğu , gözünden sakındığı, meclise girdiği vakit kalkıp Ona yerini verdiği ve ellerinden öptüğü" babasının annesi " diyerek ön plana çıkmasından korkmadığı ve çekinmediği kızı Fatıma gibi asırlar öncesinden bugünümüze ışık tutan şahsiyetleri kendimize modeller, yol göstericiler olarak sunmayışımızdır nesil olarak !.. Doktor Ali Şeriatiʹnin bir yazısında yazıldığı gibi; FATIMA ;Hz. Haticeʹnin kızıdır demek isterdim fakat anladım ki , Fatıma o değil.Fatıma ; Hz. Muhammedʹin kızıdır , demek isterdim fakat anladım ki Fatıma o değil.Fatma ; Hz. Aliʹnin eşidir demek isterdim , fakat anladım ki, Fatıma o değil.Fatma ; Hz. Hasan ve Hüseyinʹin annesidir demek isterdim, fakat anladım ki Fatıma o değil.Tüm bunlar doğrudur lakin bunların hiçbiri Fatıma değil. FATIMA FATIMADIR...İşte tamda bu noktada diyorum ki ; Kadın sadece Kadındır.. İsmi cismi , kimliği ne olursa olsun, üstlendiği rol model nasıl değişirse değişsin. Kadın Kadındır ve öylece bilinip saygı gösterilmelidir. Onun da bir birey olduğu ,müslüman kimlikleriyle ayakları yere sağlam basan , hayata, yaşananlara dair söyleyecek sözleri olması gereken bir ve tek birey olan kadın.Cahiliye kalıntılarından kalma zihniyetlerin halen var olduğu günümüze Dinimizin kadına ve şahsiyetine verdiği değeri yeniden inşaa etmek..Kadına sadece meta, köle gözüyle bakanların ; ben senin yerine düşünürüm , görürüm , okurum , gezerim ve dahası senin yerine karar veririm .. edasıyla hareket ederek adeta kadınlarının aklını ceplerinde taşıyan , onların topluma açılmasıyla otoriterlerinin sarsılacağından korkan köhnemiş zihniyetler.. Bilmiyorlar ki bu şekilde aile birliğini , toplum birliğini temelinden sarsıp tuzla buz ediyorlar ! Halbuki bilmelilerdir ki , " Bir adam yetiştirirseniz , bir kişi yetiştirmiş olursunuz." Ancak ne var ki ; " Bir kadın yetiştirirseniz , yeni ve yüce bir nesil yetiştirmiş olursunuz." İşte kadınlarımızın toplumdaki yeri bu kadar önem arz etmekte .." Kendini bilen , Rabbini Bilir " Rabbini bilende hiç şüphesiz üzerinde taşıdığı ve yapması zorunluluk arzeden misyonunu bilir.İnsan nası ki tüm bunlardan evvel varlığının farkına varmalı diyorsam ; öylede diyorum ki , kadınında her şeyden önce varlığı fark edilmeli ve kadını tanımalı...Taşların yerine oturtulması adına bu kaçınılmaz bir gerçek. Bir kadın olarak tanınmak , bilinmek ve anlaşılmak dileği ve ümidiyle!...RABİA GENÇAY BEZİR06 Mart 2016

Anahtar Kelimeler:

YAZARLAR