Depremde sonra zor dönem geçirdiklerini ifade eden İpekyolu İlçe Milli Eğitim Müdürü Şükrullah Yavuzer, yapılan bilinçli çalışmalarla birçok alanda inanılmaz başarılar elde ettiklerini aktardı.
VAN POSTASI GAZETESİ ÖZEL
Depremde sonra zor dönem geçirdiklerini ifade eden İpekyolu İlçe Milli Eğitim Müdürü Şükrullah Yavuzer, yapılan bilinçli çalışmalarla birçok alanda inanılmaz başarılar elde ettiklerini aktardı.
Van FM”de Gazeteci Ziya Türk’ün hazırlayıp sunduğu Van’da Gündem Programı’na konuk olan İpekyolu İlçe Milli Eğitim Müdürü Şükrullah Yavuzer, eğitimle ilgili birçok konuda açıklamada bulundu.
İlçede eğitim başarısına değinen Yavuzer, 2014’ten buyana yapılan çalışmalarla Türkiye ikincisi olduklarını belirtti. Her öğrencinin ayrı bir yeteneğe sahip olduğunu aktaran Yavuzer, öğrencilerin sevdiği ilgi duyduğu mesleğe yönelmeleri kendilerine başarı kapılarını açacağını vurguladı.
Velilere de seslenen Yavuzer, velilerin çocuklarını zorlamayla başka mesleklere veya alanlara yönlendirmemeleri gerektiğini aktardı. Yavuzer, “Her bir öğrencimizin ayrı bir özeliği bulunuyor. Kiminin bedensel zekası daha ağır basıyor, kimisi matematiksel zekası, kiminin sözel zekası ağır basıyor. Önemli olan çocuğumuzun o yönünü tespit dip onu o alana kanalize etmektir. Veliler bunun dışına çıktığı zaman hayatı hem kendilerine hem de çocuklarına zehir etmiş olurlar. Velilerin öğrencilik hayatında istediği ancak yaptığı mesleğe çocuğunu yönlendirmesi doğru olmadığı aktaran Yavuzer, “Çocuğun yaşadığı dönem ile velinin yaşadığı dönem ayrıdır. Ben doktor olmadım çocuğum doktor olsun, ben mühendis olamadım çocuğum mühendis olsun diye bir mantık yok. Bu mantık yanlış bir mantıktır. Çocukların başarı gösterdiği mutlu olduğu alanlara yönlendirmesi daha doğru olur. Bir insan sevmediği bir işten asla başarılı huzurlu ve mutlu olamaz” diye belirtti.
ÖĞRENCİ İLE VELİ ARASINDAKİ İLETİŞİM
Okulların artık eskisi gibi olmadığını ifade eden Yavuzer, okulların ortak bir akıl ve mantık ile yönetildiğine dem vurdu. Yavuzer, “Daha önce yönetmenliklerimizde okulu müdür yönetilir denilirdi. Şimdi yönetmenlikte okulu müdür, öğretmenler, okul aile birliği ve çalışanlar yönetir diyor. Bu herkesi yönetime katmaktır. Öğrenci öğretmen ve veliler arasında yaşanan sıkıntıların en büyük nedeni iletişimsizlikti. Velilerden özelikle bunu rica ediyorum, okul müdürü öğretmenler ile iyi bir iletişim kurmalarını istiyorum. Ön yargılardan uzak bir şekilde öğretmeni dinleyip sorunu doğru tespit edip ona göre çözmeye yönelmelidir” dedi.
AŞIRI KORUMACILIKTAN SAKININ
Yavuzer, ebeveynlerin çocuklara karşı aşırı korumacı olmasının gelecekte çocuğun kendisine olan özgüvenini yitirmesine neden olacağını aktardı. Yavuzer, “Aşrı koruyucu olmak çocuğu aşırı derecede gerçek hayata soyutlanır, çocuğun problem çözme yeteneğini öldürmektir. Çocuk bazen düşecek bazen kalkacak, bazen ödevini yapamayacak. Kendisi problemini çözeme yeteneğini kazanacak. Bir olayı anlatayım bir yurtta akşam yemeğinde çocuklara meyve olarak portakal verilmiş, bir süre sonra çocukların büyük bir bölümü portakalı yemediği fark edilmiş. Bunun nedeni ise çocukların onu soymaya üşendiği için yememiş. Evde onu hep anne ve ya baba soyuyormuş. Hazır önüne gelmiş. Aşırı korumacı çocuğun kendine olan öz güveni yitirmesine neden olur” şeklinde konuştu.
PRATİĞE DÖNÜŞMEYEN BİLGİ GEREKSİZDİR
“Eğitimciler eğitimini tanımını şu şekilde açıklarlar; eğitim okulda öğrendiklerinizi tamamını unuttuktan sonra geriye kalan kısımdır” diyen Yavuzer, öğrenilen bilgilerin davranışa dönüşmediği sürece hiçbir değeri olmadığını söyledi. Yavuzer, “Örneğin dünyada hiçbir yerde ‘lütfen çöpünüzü çöp kutusuna yazın’ yazısı çöp kutuların yanında bulamazsınız. Bizde var. Bu bir ihtiyaçtan dolayı yazılıyor. Japonya’da öğrenciler derelerin tepelerin isimleri öğretilmez gereksiz bilgileri öğrencilere vermezler. Önlerine bir hesap makinesi konulur ve onun özeliklerinden bahsedilir. Öğrencilere ödev olarak bu makine daha fazla ne özelik eklenir diye ödev veririler. Batı, felsefesi buluşçu bir zihniyete sahip, yani telefonu icat eder, doğu felsefesi ise bunun özerinde eklemeler yapar. Bilgi davranışa dönüşmediği sürece eğitim hedefine ulaşmamıştır demektir” diyerek öğrenilen bilginin pratikte değerini vurguladı.
İPEKYOLU'NUN YÜZDE 50'Sİ ÖĞRENCİ
İpekyolu nüfusunun 300 bin civarında olduğunu aktaran Yavuzer, ilçede bulunan okul ve öğrenci sayısı hakkında bilgi verdi. Yavuzer, “İlçemizde 15 tane müstakil anaokulumuz var, aynı zamanda 62 okulumuzun bünyesinde ise ana sınıfımız var. İlkokul sayımız 73, ortaokul sayımız 53’tür. İmam hatip ortaokulumuz sayısı 8, 15 tane genel lisemiz var, 4 tane özel Anadolu lisemiz var. 5 tane temel lisemiz var. 9 tane meslek lisemiz var. 4 tane imam hatip lisesi var. Bir tane öğretmen evi var. Bir tane rehberlik araştırma merkezi ve bir tane de yayın evimiz var. Bu liselerimizin 11 tanesi pansiyonludur. Burada kalan öğrenci sayımız 2 bin 235 tanedir. 654 öğrencimiz ise özel kreşlerde kalıyor. Müstakil anaokullarında 2 bin 852 öğrenci bulunuyor. Okulların içindeki ana sınıflarında ise 3 bin 853 öğrenci var. İlkokula devam eden öğrenci sayımız 25 bin 846, ortaokula devam eden öğrenci sayımız 26 bin 172, İmam hatip ortaokuluna devam eden öğrenci sayımız bin 571’tir. Genel liselere devam eden öğrenci sayımız 12 bin 278, Özel Anadolu liselerine devam eden öğrenci sayımız 312, özel temel liselere giden öğrenci sayımız bin 282, meslek liselerinde 6 bin 784 öğrencimiz var. İmam hatip liselerinde bin 999 öğrencimiz bulunuyor. Toplam lise genelinde 22 bin 654 öğrencimiz var. Yani örgün öğretime devam eden 83 bin öğrencimiz bulunuyor toplam örgün ve yaygın eğitimde devam eden 135 bin öğrencimiz bulunuyor” şeklinde açıkladı.
BELEDİYELERDEN OKULLARA YARDIM
İlçede mekânsal olarak lise bazında herhangi bir sıkıntıları olmadığını kaydeden Yavuzer, yeni liselerin yapımı da devam ettiğini vurguladı. Yavuzer, “Liselerimizde sıkıntı yok. Sınıf mevcutlarımız 25 ile 40 arasında değişiyor. Fakat ortaokullarında yetersiz bina var. Bazı okullarımızda ikili eğitim yapılıyor. Okul yapımı için yer temin ettik diğer kurumların yardımıyla yakında o konuda sıkıntıları en aza indireceğiz. Bizim bin 50 dersliğe ihtiyacımız var. Buda yaklaşık 75 okula tekabül ediyor. Arsa teminiyle bu ihtiyacımız 600 civarında dersliğe inmiş durumda” dedi.
Van’da durumu iyi olan iş adamlarına ve seslenen Yavuzer, “Durumu iyi olan iş insanlarımız okul yapımı için arsa bağışlaya bilirler, arsa olmasa bile anaokulu yapabilirler. Okulun tadilatını yapabilir, okula bir spor salonu yapabilir. Okullara kütüphane kurulabilir. Kaymakam ve Belediye Başkan Vekili Cemil Öztürk’e teşekkür ediyorum. Tüm okul müdürünün içinde bulunduğu WhatsApp grubu kurdurttu. Okulların sıkıntılarını bu grup üzerinde dile getiriliyor. Maksimum 15 dakika içerisinde yetkililer tarafında geri dönüş yapılıyor. Bu inanılmaz bir hizmettir. Şuanda parke taşı döşenmemiş hiç bir okulumuz kalmadı. Yaklaşık 25 okulumuza kütüphane kuruldu. Birçok okuluma kapalı spor salonları yapıldı. Çocuk oyun parkları kuruldu. Spor malzemeler getirildi. Her alanda İpekyolu Belediyesi ve başkan vekili yanımızda oldu. Çocuklar ilk defa sinemaya tiyatroya gide bildi. Belediyenin eğitime verdiği önemden dolayı bütün çalışanlarına teşekkür ediyorum” dedi.
OKULLAR DAHA GÜVENLİ VE HUZURLU
2014 be 2015 yıllarında yaklaşık 25 okula saldırı olduğunu aktaran Yavuzer, alınan güvenlik önlemleriyle hem öğrencilerin hem velilerin hem de öğretmenlerin çok rahat ve huzurlu olduğunu aktardı. Yavuzer, “Bunun dışında okul önlerinde sigara gibi zararlı maddelerin satışı oluyordu. Yapılan güvenlik çalışma ile her okula birer ya da ikişer güvenlikçi verildi. Her okul en az birer polis memuru ile iletişim halinde. En ufak bir yanlış durumda anında tedbir alındı. Okullara mobeseye uyumu gece görüşlü kameralar monte edilmeye başladı. Her şeyden önce velilin içi rahat, öğretmenlerimiz rahat, okul idaresi rahat. Birçok konuda öğrencimiz güven çerisinde” diye belirtti.
78'İNCİ SIRADAN TÜRKİYE İKİNCİLİĞİNE
Eğitimle ile ilgili sosyal medyada bazı eleştirili paylaşımlar olduğunu ifade eden Yavuzer, depremden sonra eğitimde çok önemli derece ve başarı elde ettiklerini vurguladı. Yavuzer, “Eğitimde 78’inci sıradan 60’ıncı sıraya çıktık. TEOG sınavlarında ise 40’inci sıraya yükselmişiz. TUBİTAK proje yarışmalarında gerçekten 78’inci sıralardaydık. 2014’ten buyana yapılan çalışmalarla geçen yıl ortaokullarda Türkiye ikincisi olduk. Ankara’dan sonra ikinci sıraya yerleştik. Liselerde ise Türkiye 4’üncüsü olduk. Öğrencilerimiz hem ulusal hem de uluslararası yapılan yarışmalarda derece almaya başladılar. 22 okulda tekvando kursunu açtık Öğrencilerin yanlış işlere bulaştığı dönemler kontrolsüz olduğu okulun dışında geçirdiği vakitlerdi. Birçok alanda kurslar oluşurduk” dedi. Meslek okullarında çok önemli üretimler yapıldığına dikkat çeken Yavuzer, kurum ve kuruluşların tekstil bazlı ürünler için meslek liselerine siparişte bulunmalarını isteyerek, “Teknik okullarımıza sipariş verdiklerinde en iyi kalitede ürün alabilirler” şeklinde duyuruda bulundu.
Kaynak: Van Postası Gazetesi
