Kadroya geçen işçilerin maaş zammı uygulaması işçiyi eziyor

Kadroya geçen işçilere uygulanan yüzde 4 enflasyon oranı işçiyi ezdiğini anlatan Hizmet-İş Sendikası Van Şube Başkanı Abdullah Efeoğlu, bu uygulamanın derhal kaldırılması gerektiğini söyledi.

Ekonomi 11.03.2019 01:16:14 0
Kadroya geçen işçilerin maaş zammı uygulaması işçiyi eziyor
Tarih: 01.01.0001 00:00

VAN POSTASI GAZETESİ ÖZEL

Kadroya geçen işçilere uygulanan yüzde 4 enflasyon oranı işçiyi ezdiğini anlatan Hizmet-İş Sendikası Van Şube Başkanı Abdullah Efeoğlu, bu uygulamanın derhal kaldırılması gerektiğini söyledi.

Hizmet-İş Sendikası Van Şube Başkanı Abdullah Efeoğlu, Van FM'de Gazeteci Ziya Türk'ün hazırlayıp sunduğu Van'da Gündem Programı'nın canlı yayın konuğu oldu. 

2020'YE KADAR TAŞERON İŞÇİLER İÇİN SÖZLEŞME YAPAMIYORUZ

Hizmet-İş'in Hak-İş’e bağlı bir sendika olarak yaptıkları sendikal faaliyetleri aktaran Efeoğlu, Hak-İş'in Türkiye genelinde 21 iş kolunda sendika faaliyeti yürüttüğünü, Van ise 13 iş kolunda sendikaları olduğunu aktardı.

Van’da bulunan bütün kamu kurum ve kuruşlarda üyeleri olduğunu ifade eden Efeoğlu, “Hak-İş olarak bütün iş kollarında 21 sendikamız bulunuyor. Van’da 13 sendikamız faaliyet yürütüyor. Genelde belediyelerde yetki alabiliyor. Diğer kamu kurum ve kuruluşlarından taşeron işçiler kadroya geçtikten sonra 2020’ye kadar ve sözleşme yapmaları yasak. Ancak sendika faaliyetlerimizi yapabiliyoruz” dedi.

HEDEFİMİZ; İŞÇİ-İŞVEREN-SENDİKA HUZUR VE GÜVEN ORTAMI

Sendika olarak işçinin hak ve hukuku olduğunu ifade eden Efeoğlu, “Hiçbir işçi Abdullah Efeoğlu’yu aradım bana cevap vermedi, geri dönmedi diyemez bu konuda çok iddialıyım. Sadece sözleşmeyle sabit kalmıyoruz. İşverenleri kendimize rakip olarak görmüyoruz. O iş yerindeki barış, huzur, bizim işin önemlidir. Her şeyi kanuna dökersek, resmiyete dökersek, bu konuda ne biz başarabiliriz, ne işveren başarabilir, bizler işçinin sorunlarını dostluk çerçevesinde, arkadaşlık çerçevesinde ikili ilişkiler ile çözmeye çalışıyoruz. Hak-İş olarak işveren olmasa işçi olmaz, işçi olmasa sendika olmaz felsefesini benimsiyoruz. Hepsinin birlikte güven ortamında olması gerekir. Önemli olan bu üçünün ortak menfaati olmasıdır. Yaptığımız sözleşmelerde önceliğimiz popülist bir yaklaşımla o günü kurtarma anlamında olamaz.  Örneğin seçim arifesinde belediye başkanları ile yüksek ücretli bir sözleşme yaptık. O belediye başkanı gitti başka biri geldi. Gelen o maaşları ödeyemedikten sonra bir anlamı kalmaz. Hem işçi mağdur olacak, hem belediye mağdur olacak” sözlerini sarf etti.

HAK-İŞ HEP HUZURDAN YANA OLDU

Sendika olarak eğitime büyük önem verdiklerini aktaran Efeoğlu, “Eğitimlerde sıkı bir programı uygulanıyor. Bazen öyle zannediliyor ki sendika eğitimlerimiz bir tatil havasındaymış gibi sanılıyor. Ama öyle değil.  Eğitim kaplarımızda sadece eğitimle ilgileniliyor. Ve bu eğitimler bazen gün buyunca sürüyor” dedi.  

Temiz bir sendikacılık geçmişleri olduğunu aktaran Efeoğlu, “Bu güne kadar Hak-İş’i yöneten bütün başkanlarımıza şükranlarımızı arz ediyoruz. Hiçbir zaman başımızı öne eğmediler, eğecek bir davranışları olmadı. Hak-İş her zaman ülkenin birlik beraberlik ve huzurunu merkeze alarak hareket etmiştir. 1 Mayıs’ları bile bir bayram havasında kutlamıştır” diye konuştu.

KADROYA ALINAN İŞÇİLERİN MAAŞLARI ENFLASYON KARŞISINDA ERİDİ

Yeni kadroya geçişi yapılan taşeron işçileri için uygulanan sabit yüzde 4 enflasyon oranının hemen düzeltilmesi gerektiğini aktaran Efeoğlu, bu uygulamanın işçileri enflasyona karşı korumadığını, tam aksine ezilmesine, maaşlarının erimesine neden olduğunu söyledi.

Efeoğlu, “işçilere kadroları veren hükümete teşekkür ediyorum. Şuanda 2020’ye kadar sabitlenmiş ücret alıyor. Yüzde 4 civarında bir zam ile. Enflasyonun yüzde 20'ler düzeyinde seyrettiği bir süreçte yüzde dört bir işçiyi enflasyon karşısında savunmasız bırakmak demektir. Kesinlikle işçiyi yokluk ve çaresizlikle baş başa bırakmaktır.  Bunun acilen çözülmesini istiyoruz. Çünkü bu işçilerimiz taşerondayken ücret anlamında daha iyi şartlarda çalışıyordu.  Asgari ücret artı yüzde 20, yüzde 40 gibi bir zamla çalışıyordu.  Bunun bir an önce çözülmesini istiyoruz. Bir de bundan daha önemli olan, Kamu İktisadi Teşebbüslerde çalışan işçiler var. Onlara kadro verilmedi. Bununla ilgili Genel Başkanımız çalışmaları sürdürüyor. İnşallah o da çözülür. Bu konuyla ilgili AK Parti Grup Sözcüsünün açıklamaları oldu” dedi.

ÜYELERİMİZİ İŞ KAZALARINA KARŞI BİREYSEL SİGORTA YAPTIK

Hizmet-İş sendikası olarak Türkiye’de bir ilke imza attıklarını ifade eden Efeoğlu, tüm üyelerini bireysel iş kazalarına karşı sigortalı yaptıklarını söyledi. Efeoğlu, “Sendikaya üye olan kişiyi daha ilk gün iş kazalarına karşı karşı bireysel olarak sigortalıyoruz. İşçiler iş kazasıyla karşılaştıklarında sendikamız aracılığıyla bu sigortadan para alıyor. Van Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan bir üyemiz iş kazası sonucunda vefat etti. Bizler ailesine 40 bin liralık çeklerini verdik. Bununla birlikte 3 işçimiz  daha vefat etti. Bunlarla ilgili de bir çalışma başlattık. 350 bin üyemiz var bu üyelerimizin hepsi de sigortalıdır. İnsan çalıştığı sürece hayatını devam ettirebiliyor, ama düşün kişi iş kazası geçirdiğinde bu aile nasıl geçimini sağlayacak. Bizler bu düşünceyle hareket ettik” diye belirtti.

TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİ İŞYERİNDEKİ TÜM İŞÇİLERİ KAPSIYOR

Van Büyükşehir Belediyesi'nde 2 bin 850 kişiyi kapsayan toplu iş sözleşmesi imzalandıklarını aktaran Efeoğlu, söz konusu sözleşmede kadrolu işçilerinde olduğunu söyledi.

Toplu iş sözleşmesinin farklı sendikalara üye olsa bile tüm işçileri kapsadığını aktaran Efeoğlu, “Bir başka sendikaya üyesi sözleşmesi bittiğinde gider dayanışma dilekçesi verir yeni yapılan sözleşmede faydalanır. Eğer o sözleşme bitmesi gereken tarihten bitmemiş ve uzamışsa o zaman bir önceki sözleşmenin bittiği tarih ile yeni sözleşmenin imzalandığı tarih arasındaki süreçte faydalanamaz. Dayanışma aidatını sözleşmeyi imzalayan sendikaya verir ve faydalanır.  Bizim geçmişte 40 arkadaşımız tüm baskılara rağmen sendikadan istifa etmediler dayanışma aidatını ödeyerek sözleşmeden faydalandılar. Kayyumlar atandıktan sonra belediyelere gittiğimizde onlara söz verdik size asla siyaset yapmayacağız. Bizim işimiz sendikacılık. Biz sizlerin haklarınızı savunacağız dedik, öyle yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

SEÇİLMİŞ VE ATANMIŞ BELEDİYE BAŞKANLARI ARASINDAKİ FARKLAR

Seçilmiş belediyeler ile atanmış belediyeler arasında farkı da anlatan Efeoğlu, “Temennimiz seçilmişlerin belediyeleri yönetmesidir. En iyisi de odur zaten. Seçilmişler halkı temsilen gelirler, atanmışlar ise devleti temsilen gelir ve daha resmi olurlar. Bu anlamda yaşadığımız sıkıntılar var. Kayyumlar çok güzel işlere imza attılar, sanırım halka sadece bu yetmiyor. Sendika gözüyle baktığımızda maaşların ödenmesi konusunda sıkıntı yok, ama vatandaş gözüyle baktığımızda siyasiler halka dokunabiliyor ya da halk siyasilere gidebiliyor. Yoksa yönetim anlamında ciddi yatırımlar oldu.  Edremit’e baktığımızda 70 yıldır yapılmayanlar iki yılda yapıldı. Demek ki isteyince yapılabiliyor.  Ama bu da var siyasiler oy kabı nedeniyle bir binayı o sahil kenarında kaldıramazdı. Ama devlet gücü arkasına alan bir yönetim yapabiliyor.  İnşallah huzur içerisinde bir seçim süreci yaşarız” dedi.  

Kaynak: Van Postası Gazetesi


Anahtar Kelimeler:

YAZARLAR