Van Urartu Göz Merkezi Başhekimi Operatör Dr. Atilla Yazıcıoğlu, özellikle 60 yaş üstü gruplarda görülen Makula Dejeneresansı (Sarı Nokta) hastalığı ile ilgili önemli uyarılarda bulundu.
Van Urartu Göz Merkezi Başhekimi Operatör Dr. Atilla Yazıcıoğlu, özellikle 60 yaş üstü gruplarda görülen Makula Dejeneresansı (Sarı Nokta) hastalığı ile ilgili önemli uyarılarda bulundu.
Van Urartu Göz Merkezi Başhekimi Operatör Dr. Atilla Yazıcıoğlu, “Sarı Nokta ya da tıbbı anlamda Makula dediğimiz olay, retina denilen ve gözün arka kısmında yer alan bölgenin en hassas hücrelerinin bulunduğu ve keskin görmemizi sağlayan noktada meydana gelen dejenerasyon olarak tanımlanabilir. Makula Dejeneresansı dediğimiz hastalık, erkeklerde prostat ya da kadınlarda menopoz gibi ileri yaşlarda oluşabilecek doğal bir süreçtir. Genellikle 60 yaş üstü hastaların çoğunda, 80 yaşını geçen hastaların hemen hemen tamamında görülebilmektedir. Burada yaşanan dejenerasyon hastalarımızın merkezi görmelerinin bozulmasına neden olmaktadır” dedi.
“Sarı nokta kadınlarda daha sık görülebilmekte”
Sarı nokta hastalığında yaş, sigara, tansiyon, şeker ve damar hastalıları gibi birçok etkenin rol oynadığını ifade eden Dr. Yazıcıoğlu, “Aile hikâyesi olanlarda daha sık görülen sarı nokta, aynı zamanda kadınlarda erkeklere oranla biraz daha sık görülebilmektedir. Bunu kabaca yaş ve kuru olarak iki türe ayırabiliriz. Kuru olan tipi biraz daha tedaviye zor yanıt verirken, yaş olan tipi biraz daha tedavi edilebilirliği ve nihai sonuçları iyi olabilmektedir” şeklinde konuştu.
Sarı Nokta nasıl tedavi edilir?
Yapılan araştırmaların bu hastalığa VEGF denilen bir damardan salgılanan mediatörlerin tetiklediğini aktaran Dr. Yazıcıoğlu, tedavi yöntemlerini de şu şekilde anlattı:
“Bizlerde anti VEGF dediğimiz ve bunların zıddı bir etki oluşturan, genelde göz içerisine enjeksiyon tarzında yapılan müdahale ile hastalığın ilerleyişini durdurmakta veya durdurmaya çalışmaktayız. Bu hastalığın tanısında anjiyo çekilmekte, OCT dediğimiz gözün arka tomografisi çekilmekte ve gerekli başka tetkik yöntemlerle de tanısı konulabilmektedir. Hatta bu nedenle bizlere gelen hastalarımıza içinde küçük kutucukların yer aldığı kartlar vermekteyiz. Bu hastalığın ilerleyişini hasta kendisi de evde test edebilmekte, o karttaki şekil bozukluklarından yola çıkarak bizlere başvurabilmektedir.”
“Erken tanı gözleriniz kurtarır”
Özellikle 60 yaş üstü her bireyin mutlaka 6 ayda bir ya da yılda bir sefer göz doktoruna görünmelerini isteyen Dr. Yazıcıoğlu, “Biz kliniğimizde bununla alakalı hem gerekli tetkikler yapmaktayız hem de gerekli durumlarda anti VEGF ilaç tedavilerini uygulamaktayız. Burada nihai olarak çıkaracağımız sonuç, hiçbir şikâyetimiz olmasa bile 60 yaşından sonra mutlaka yılda bir sefer göz doktoruna hem katarakt hem göz tansiyonu hem de yaşa bağlı Makula Dejeneresansı hastalığı açısından kontrol etmemiz şarttır. Erken tanı hayatımızı ve gözlerinizi kurtarır şiarıyla hareket etmemiz gerekir” diye konuştu.
