Allah, insanın ne ibadetine nede başka hiç bir şeyine muhtaç değildir. Aksine insan ibadete muhtaçtır.
İbadet, kişinin manevi yaralarına ilaç ve merhem hükmündedir. Hastalığının tedavisi için doktora giden bir hasta düşünelim. Acaba hasta, o hastalık hakkında, şefkatli bir doktorun kendisine çok yararlı ilaçları içirmek hususunda ettiği ısrara karşılık, doktora; ' Senin ne ihtiyacın var, bana böyle ısrar ediyorsun?' dese, herkes bunun çok anlamsız bir söz olduğunu söyler.
Çünkü doktorun , örneğin 'Şu vitaminleri ve şu antibiyotikleri günde beş defa kullanman gerekir ,' demesi, kapıdan çıkan hastaya ısrarla bunların önemini hatırlatması, hastayı düşündüğünü göstermektedir.
Bu örnekte olduğu gibi manevi duygularımızın vitamini ve gıdası, gurur ve kibir, nefis ve şeytan gibi birçok mikrobun da antibiyotik ilaçları hükmünde olan namaza, elbette insanın ihtiyacı vardır.
Secde olmadan insanın gurur ve kibri nasıl törpülenecek, nefis ve şeytan nasıl etkisiz hale gelecek, büyüklenmesi nasıl kırılacak?
Bütün bu kötü duygu ve eğilimlerin ilacı özelde namaz, genelde ibadettir .