Narin KİLAĞUS


Anlatılabilseydi Adına Duygu Denir miydi?

Anlatılabilseydi Adına Duygu Denir miydi?


İnsanlar yaratıldıklarından itibaren farklı şekillerde birçok duygu içerisinden hayatlarını geçiriyor. 

Her insanın duygu ve düşüncesi farklıdır, bu da insanların en belirgin ve farklı özelliklerinden biridir. 

Hayatları boyunca duyguları ile yaşamayı öğrenebilen insanlarda gelişim ve değişim olduğu göze çarpmaktadır. Çünkü insanların duygu ve düşünce yapıları, gelişimi ve yaşam şartlarına göre değişebilmekte. 

Duygu bazen öfke, bazen üzüntü, bazen de mutluluk olarak değişebilmektedir. İnsan üzüntülü bir anda çevresindekileri de üzebilirken, mutlu olduklarında da mutlu edebilmektedir. İnsanların ne düşündüğü yada nasıl duygular içinde olduğu tahmin etmek oldukça zordur. Bir an gelir ki insanın içini bir his kaplar. Bu her yerde olabilir, belki yalnızlık duygusu, belki de bir aşk. Bazen insanın kendisi de anlayamaz bu duygunun ne olduğunu. Ama şurası gerçek ki bazı duygular algılanabilse de anlatılamaz. Gece eve doğru yürürken, ya da evde tek başına otururken, insanın içinde bir şey belirir ki biraz korkuyla karışık huzur olabilir. Bazen kalp atışını hızlandırır, bazen de fazla huzurdan uykunu getirir. İşte böyle zamanlar duygusu, insanın birine anlatmak dertleşmek istediği fakat anlatamadığı duygulardır. 

Bunları birine anlatmaya çalışmanın ya da kelimelere dökmeye uğraşmanın hiç bir yararı yoktur. 

Dediğim gibi bunlar anlatılamaz duygulardır. Sen bunları anlatmaya çalışırken sana deli gözüyle bakabilirler ya da “dur dinleyeyim de çabuk bitsin” kurtulayım diyebilirler. 

Buna sakin şaşırıp üzülmeyin, dediğim gibi bunlar anlatılamaz duygulardır.