'Ne kadar okursan oku, bilgine yakışır şekilde davranmıyorsan cahilsin demektir' (Sadi Şirazi)
Bugünlerde hep karşılaştığım bir durum bende dile getirmek istedim. Yaşadığımız şu zamanda insanların mevki ve konum itibariyle kendilerini kaybetmeden görevlerini hakkıyla yapmaları takdire şayan bir durum.
Peki, biz neden Müslüman görünüp ama Müslümanca davranmıyoruz? Neden bir mevkiye ya da bir işe talip olduğumuzda yada o işin sahibi olduğumuzda hakkıyla yapamıyoruz ...? İllaki bir sınıflandırmamı olması lazım neden insanlara davranışlarımız sert ve ezici yönde oluyor? Kendi yapmadığımız davranışları hep başkalarından bekliyoruz, peki ayeti kerime bize ne diyor bu noktada
'Ey iman edenler, yapmayacağınız şeyi niçin söylüyorsunuz? Yapmayacağınız şeyleri söylemeniz, Allah katında büyük bir gazap nedenidir.' (Saf, 61/2-3) insanlara yapmadıklarımızı anlatıp onlardan yapmasını istemek nasıl bir çelişkidir. Nasihat vermeyi çok severiz sabırlı olun kızmayın incitmeyin kırıcı olmayın vs...
İnsan ne konumda olursa olsun bulunduğu mevki ahlakının önüne geçmemelidir.. Bulunduğu konum itibariyle kimseyi küçük görüp aşağılamamalıdır. İnsan zenginde olsa âlim de olsa gideceği yer kabir götüreceği şey sadece kefen bezi...
İnsanları Müslümanlıktan soğutmayalım davranışlarımızla. Özellikle dindar gözüken ama icraatta tam tersi olanlar, bu hepimizin boynuna bir vebaldir. Bu kadar güzel bir dinin sahibiyken temsil noktasında insanları yaralamayalım bunun hesabı bize ağır olur..
'Birbirinize üstünlüğünüz takvadadır' demiyor mu yüce kitabımız, konum ve mevkide değil.
Bence bu konuda kendimizi muhasebeye çekmeliyiz .Güler yüzle yaralayıcı cümleler kurmadan da insanlara bir şeyler anlatmak çok zor olmamalı.. Hayatı bir ticaret gibi görenler somut bir ücret alırken, manevi ücreti kaybedenlerden olmazlar inşallah…